Troya Savaşı dönüşünde zor anlar yaşayan Odysseus, İsmaros’un şarabı sayesinde hayatta kalmayı başardı.
Askeri kaynaklardan alınan bilgiye göre, Troya seferinden dönen Akha ordusu binbir zorluklar içinde.
Onlardan biri de “kurnazlığı” ile tanınan Odysseus. Bir filo halinde dönüş yolculuğuna başlayan Akha ordusu, çıkan fırtına ile dağıldı. Odysseus ve oniki gemisi filodan ayrı kalır ve yolları Trakya’da Kikonların ülkesine düşer. İsmaros’u alan Odysseus ve askerleri tüm halkı öldürür ancak sadece Tanrı Apollon’un rahibi Maron’un hayatını bağışlarlar. Rahip Maron da hediye olarak Odysseus’a İsmaros şarabı verdi.
İthake yoluna koyulan Odysseus’un günlerce deniz yolculuğundan sonra bir adaya çıktığı söyleniyor. Bu ada tepegözlerin adasıdır. Adada bir mağaraya sığınan Odysseus ve askerleri gördükleri karşısında çok şaşırlar. Mağara zengin bir mandıradır. Akşam olduğunda ise mağaranın sahibi olan ve Tanrı Poseidon’un oğlu Polyphemos döner. Onları dostça karşılamayan Polyphemos, tümünü esir alır, birkaçını yedikten sonra diğerlerini de sabah kahvaltısı için ayırır. Odysseus dostça davranması için Polyphemos’a yalvarır ama..
"hiç karşılık vermedi bu katı yürek,
ellerini açıp atıldı arkadaşlarımın üzerine,
yakaladı ikisini, çarptı kafalarını yere enikler gibi,
ossaat beyinleri fışkırdı, ıslattı dört bir yanı,
ayırdı onları parça parça, hazırladı yemeğini,
dağda büyümüş bir aslan gibi, hepsini yedi, bitirdi,
ne bağırsak kodu, ne et kodu, ne de ilikli kemik. "
Odysseus, Polyphemos’un yüreğini yumuşatamayınca kurtuluş için çareler arar. O sırada aklına Maron’un verdiği şarap gelir ve onu Polyphemos’a ikram eder ve onunla sohbet etmeye çalışır. Bu sırada Polyphemos, Odysseus’a adını sorduğunda, “Hiçkimse” yanıtını alır. Tepegöz şarapla sarhoş olduğunda Odysseus, askerlerinin da yardımı ile büyük bir ağacın ucunu ateşte kızdırdıktan sonra Polyphemos’un gözüne sokarak onu kör eder.
Cızırdayıp tütüyordu gözkapakları ve kirpikleri
köklerine dek çatır çatır yanan gözbebeğinin içinde…
canavar gibi uludu, yankılandı koca kayalar,
girecek delik aradık korkudan hepimiz.
Çekti çıkardı gözünden kana bulanmış kazığı,
çıldırmış elleriyle fırlattı, attı uzağa,
başladı haykıra haykıra komşusu Tepegöz’ü çağırmaya.
Polyphemos’un komşuları çığlıkları duyar duymaz yardıma koşarlar ve bunu kimin yaptığını sorarlar. Adını “Hiçkimse” olarak bildiği için Polyphemos, “hiçkimse” diye yanıt verdiği için yardım da alamaz. Sabah olduğunda, Odysseus tüm askerlerinden koyunların altına saklanmalarını ve onlarla birlikte mağaranın ağzına doğru yürümelerini ister.. Böylelikle Odysseus ve askerleri Polyphemos’tan kurtulurlar.
Kaynakça
Odysseia, Homeros