Alınan bilgiye göre, İphigeneia babası Agamemnon tarafından uygun rüzgarlar estirmesi için Tanrıça Artemis'e kurban ediliyor.
Bilindiği üzere Akha orduları, Troya Seferi'ne çıkmak için Aulis'te toplanmıştı. Ancak denize açılmak için bir türlü uygun rüzgarlar esmiyordu.
Kral Agamemnon bu durumun nedenini öğrenmek için bilici Kalkhas'a sormuş ve ondan aldığı bilgiyle beyninden vurulmuşa dönmüştü.
Bilici Kalkhas, Tanrıça Artemis'e kızı İphigeneia'yı kurban olarak sunarsa, tanrıça da uygun rüzgarlar estireceğini söylemişti.
Bu durum Akha ordusu içinde farklı görüşlere neden oldu. Kimi Troya Seferi'nden vazgeçmeyi uygun görürken kimi ise Kral Agamemnon'un tanrıçanın isteğine boyun eğmesini ve kızı İphigeneia'yı tanrıçaya kurban etmesini uygun görmekte. Ancak Kral Agamemnon bu duruma yanaşmak istemez, kızı İphigeneia'yı kurban etmekten kaçınmıştı. Ancak Menelaos ve Odysseus'un ısrarları karşısında dayanamamış ve kızını tanrıçaya kurban etmeye gönülsüz de olsa razı oldu.
Kral Agamemnon hemen Mykenai'a haber gönderdi ve kızı İphigeneia'yı Akhilleus ile nişanlama bahanesiyle Aulis'e çağırdı. Bu habere en çok sevinen de Kraliçe Klytaimnestra oldu. Kızı İphigeneia'nın Akhilleus ile nişanlanma fikri onu sevince boğmuştu.
Ancak Klytaimnestra, İphigeneia ile Aulis'e geldiğinde durumun hiç de düşündüğü gibi olmadığını anlayınca olan bitene fena köpürdü. Ama tüm çabalarına karşın kızının kurban edilmesi fikrinden Agamemnon'u döndüremedi.
Gelen haberlere göre Agamemnon'u vazgeçirmek için Akhilleus'a yalvarmaya başladı:
"Bir ölümlü olarak tanrıçanın oğlu olan senin önünde
diz çökmeye utanmıyorum. Onurun ne anlamı kaldı artık!
Kızımdan önemli düşünecek neyim var?
Yardım et bize tanrıçanın oğlu, ben mutsuza
ve yalandan da olsa eşin diye yakıştırdıkları kıza.
Gelinin olacak diye süsleyip ölüme getirdim.
Onu korumazsan ölümünün vebali üzerine kalır,
çünkü evlenmeseniz de adın zavallının kocası diye geçti.
Sakalın, sağ kolun ve annen adına yalvarıyorum
-biz buraya senin için geldik, kirletme adını-
sığınacak sunağım yok dizlerinden başka.
Hiçbir dostum yüzüme gülmüyor ve insafsız
vahşetini gördün Agamemnon'un. Kötülükler
yapmaktan çekinmeyen, ama isterse yararlı olabilecek
acımasız ve başı bozuk bir asker güruhunun ortasında
kalmış yalnız bir kadınım. Elini bize uzatma cesaretini
gösterirsen kurtuluruz..." (900- 916)
Ancak gelen haberlere göre Akhilleus doğrudan konuya dahil olmak istememiş ve Klytaimnestra'ya Agamemnon'a yalvarmasını, eğer sonuç alamazsa kendisine tekrar gelmesini söylemiş.
Yine gelen haberlere göre İphigeneia da babası Agamemnon'un yanına giderek onu öldürmemesi için yalvarmış :
Babacığım, Orpheus'un yeteneğine sahip olup
sözlerimle istediğim insanı ikna etmeyi, şarkılarımla
da taşları peşimden sürüklemeyi başarabilseydim
öyle yapardım. Ama şimdi tek yapabildiğim
gözyaşı dökmek, başka bir şey gelmez elimden.
Annemin sana doğurduğu bedenimi yakarıcıların
zeytin dalları gibi ayaklarının önüne seriyorum.
Vaktimden önce kıyma canıma, tatlıdır gün ışığı.
Beni toprağın altını görmeye gönderme... (1211 - 1218)
Ancak İphigeneia'nın, babası Agamemnon'a yakarışları da çare olmamış ve Agamemnon verdiği karardan geri adım atmamıştır.
İphigeneia tam kurban edilmek üzere sunağa getirilmişti ki ortalığı toz duman kapladı ve birden sefer için uygun rüzgarlar esmeye başladı.
Kimine göre Tanrıça Artemis, İphigeneia'nın kurban edilmesine razı gelmemiş ve tam o sunaktayken onu oradan kaçırarak yerine bir geyik koymuş. Kimine göre ise Agamemnon hırsı uğruna öz kızını ölüme göndermiştir. Durum belirsizliğini korusa da uygun rüzgarlar esmiş ve Akha donanması Troya'ya doğru yola çıkmıştı.
Kaynakça
İphigenia Aulis'te - Euripides (Yunanca aslından çeviren : Ari Çokona)